Kayseri’nin Germir dolaylarında Ceşiş diye birisi yaşamaktadır, köyün delisidir.
Köyün bir de zalim ağası vardır ve Ceşiş bu ağanın kızına aşık olur. Kimsenin yapamadığını yaparak, deli cesaretiyle gider ağadan kızını ister. “Ağam, ben senin kızına talibim. Razı mısın?” der. Ağa da ağalığını yapar ve Ceşiş’in duygularıyla oynamaktan hiç geri durmaz.
Kızının da fikrini alacağını söyler ve bir sonraki görüşmelerinde Ceşiş’e, “Tamam, kızımı sana veririm ama 1 şartım var. Şu dağların karı eridiği zaman kızımı sana vereceğim.” der ve Erciyes Dağı’nı gösterir. Ceşiş sevinçle kıza gider, onu babasından istediğini, onun da verdiğini söyler masum duygularla. Kız, babasının Ceşiş’in duygularıyla alay ettiğini anlar ama hiç bozuntuya vermez. “Tamam Ceşiş, karlar eridiğinde sana varacağım.” der.
Kış sona erip ilkbahar geldiğinde Ceşiş sabah evinden çıkıp dağı göreceği yere gider ve orada oturup karın erimesini bekler. Kar erimeyince akşam evine döner. Bir sonraki sabah tekrar gelir aynı yere, yine kar erimemiştir. Birinci sabah, ikinci sabah, üçüncü sabah, 1 bahar, 5 bahar, 10 bahar derken günler ayları, aylar mevsimleri, mevsimler yılları kovalar.
Oysa, Erciyes Dağı’nın karı, yaz kış erimemektedir ama Ceşiş deli olduğu için bunu bilmemektedir. İçindeki o tertemiz duyguyu yıllarca saklar durur içinde ve ümidini hiç kaybetmez. Bir gün yine yola koyulur, eviyle dağı göreceği yer arasındaki yolda hayatını kaybeder.
“Germir Bağları” türküsünün hikayesidir bu, Ceşiş’in şikayet ve isyan etmeyen sevdasını anlatır.
Anlayana.
***
Yine yeşillendi de ağam aman Germir bağları
Bakarım erimez, erimez dağların karı
Bergüzar yollamış da ağam aman ellerin yari
Saçını boynuma ağam aman dolar ağlarım
Verseler yarimi yanıma güler oynarım
Arabaya taş koydum
Ben bu yola baş koydum
Seni gelecek diye
Sol yanımı boş koydum
Yine güzler geldi de ağam aman yollar işledi
Gözüm yaşı durmuş iken aman yine başladı
Benim yarim suna boylum aman nerelerde kışladı
Saçını boynuma ağam aman dolar ağlarım
Verseler yarimi yanıma güler oynarım ...